Orhan Kemal’in romanýyla Kýral’ýn filmi arasýnda kesin bir benzerlik aramak doðru olmaz. Sinemaya uyarlanan her edebiyat yapýtý için de böyle düþünmek gerekir. Kýral’ýn baþarýsý, Orhan Kemal’in önüne serdiði malzemeyi kullanarak, Orhan Kemal’in romanda ulaþmýþ olduðu sonuca, sinemada ulaþabilmiþ olmasýdýr. Kýral’ýn en övünülecek yaný, soðukkanlý bir yaklaþýmla konuyu ele almasý ve dramatik gerilimi olmayan, düz çizgili bir anlatýmý seyirciye benimsetmekteki ustalýðýdýr. Gerçekten de çok çok süratli bir kurguyla verilen ve iþçilerden birinin kolunu makinaya kaptýrmasýyla sonuçlanan sekansýn dýþýnda film, iniþsiz çýkýþsýz bir anlatýma yer veriyor. Ama baþarýsý da