@Ali Özgentürk,@ daha ikinci filminde ilk filminin @(Hazal’ýn)@ baþarýsýný saðlayan öðelere kesinlikle sýðýnmayan, yeni bir arayýþ, yeni bir biçim getiren bir çalýþma gösteriyor. Sinemamýzýn ve de sinemanýn yýllanmýþ kalýplarýný, kliþelerini yüreklice bir kenara iten, hayattan, Ýstanbul’dan bir kesit vermeyi deneyen deðiþik, ama o ölçüde olgun, usta iþi bir filmle... Filme simgesel olarak konmuþ bazý sahneler, kuþkusuz belli bildiriler taþýyorlar, belli þeyler anlatýyorlar. Sözgelimi “deli kadýn”ýn (usta oyuncu @Güler Ökten),@ aradýðý “öldürülmüþ çocuðu” (yoksa çocuklarý mý?) ile bir dönemin grotesk anarþisini ve bu anarþinin bunalttýðý, þizofreniye